“Only One Earth”

Birleşmiş Milletler tarafından 1972 yılında düzenlenen ‘İnsan Çevresi Konferansı’nda çevre sorunları
küresel ölçekte ele alınarak, Birleşmiş Milletler Çevre Programının (UNEP) kurulmasına ve 5 Haziran
tarihinin ‘Dünya Çevre Günü’ olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Geçtiğimiz yıl “ekosistem restorasyonu” teması işlenen Dünya Çevre Günü, her yıl farklı temalar ile
düzenlenmektedir.

Dünya Çevre Günü’nün bu yılki teması, doğayla uyum içinde yaşama ihtiyacına odaklanan ve Türkçesi
“Tek Bir Dünya” olarak çevirebileceğimiz “Only One Earth” olarak belirlendi.

1972 yılında düzenlenen Konferansın üzerinden 50 yıl geçmesine karşın çevre sorunları azalmak
yerine katlanarak artmaktadır. Yanlış çevre politikaları, doğayı rant olarak gören, toprağı, havayı, suyu
deşarj sahası olarak gören sermaye çevreleri ve fütursuzca doğa talanına yol veren yönetim
anlayışlıları, yeryüzündeki canlı yaşamını bir yok oluşa doğru sürüklemeye devam etmektedir.

Bu anlayış doğrultusunda; kentsel ve kırsal alanlar, tabiat varlıkları, koruma alanları, ormanlar, kıyılar,
milli parklar, doğal sit alanları rant alanı haline getirilirken; doğal kaynaklar yok olmakta, kentsel,
kırsal çevre sorunları hızla büyümeye devam etmektedir.

Çevre sorunları ve iklim krizi geleceğimizi tehdit eden en önemli sorunlardır. Türk Toraks Derneği
tarafından; Dünya nüfusunun yüzde 90’dan fazlasının kirli hava soluduğu ve 2018 yılına ait 72 ilden
elde edilen verilere göre Türkiye’de hava kirliliği nedeniyle 44.617 kişinin erken öldüğü açıklanmıştır.
5 Haziran Dünya Çevre Günü itibariyle bu gün, bölgemizin ve kentimizin öne çıkan çevre sorunlarına
baktığımızda;

• Sanayi ve evsel atıkların boşatıldığı Ergene Nehrinin, kirliliğini halen koruduğu, hem çevresini
hem de Saros Körfezini kirletmeye devam ettiğini, aynı zamanda Marmara Denizine deşarj edilerek
müsilajın nedenlerinden biri olduğunu ve yıllardır atık suların, çöplerin boşaltım sahası olarak
kullanılan Marmara Denizinde canlı yaşamın bitme noktasına geldiğini,

• Birinci sınıf tarım topraklarımızın yapılaşmaya açıldığını, kentlerde hava ve ses kirliliğinin
arttığını dolayısıyla kentlerde yaşam kalitesinin düştüğünü kentlerin yaşanamaz hale gelmekte
olduğunu, kentlilerin sağlığının olumsuz etkilendiğini; Havsa’da lojistik köyü, Uzunköprü Kavacık köyü
gölet ve ormanında Organize Sanayi Bölgesi gibi doğamızın yıkımına, tarım arazilerimizin tahribatına
yol açan rant projelerinin yaşama geçirilmek istendiğini;

• Saros Körfezi sahillerinin özel kesimlere kiralanarak halka kapatıldığını, FSRU doğalgaz liman
projesi ile Saros körfezinde doğa katliamı yapıldığını, bilirkişilerin olumsuz raporlarına ve hukukun
defalarca iptal kararına rağmen inşaata devam edildiğini,

• Lalapaşa ve Süloğlu orman ve tarım alanlarında maden/enerji faaliyetleri nedeniyle göçmen
hayvanlara verilen zararları, kent ve ovaları besleyen su kaynaklarının tüketildiğini,

• Meriç Nehri kenarlarında beton perdeler yapılarak Meriç Nehrinin doğallığının bozulduğunu,
nehrin beton kanala dönüştürüldüğünü, Taşkın sahasında kalmasına rağmen Meriç Nehri kenarına
Beton santralleri kurularak yapı malzemelerinin üretildiği fabrikaların boy gösterdiğini, kısaca Meriç
kıyısında çevre ve doğa yıkımı yaşandığını,

• Güney Çevre Yolu ulaşım aksında, çevreye büyük zarar veren ve ulaşımı aksatan hurdacıların
kent dışına çıkarılması çalışmalarının siyasi çekişmeler neticesinde engellenerek kentin mağdur
edildiğini,

Görmekte ve yaşamaktayız.

Gördüğümüz, yaşadığımız yürütülmekte olan, kentlerimizi doğamızı çevremizi doğrudan etkileyen
tüm projeler hakkında kentlinin bilgi eksikliği vardır ve açıklama beklemektedir. Bu projeler
hazırlanırken Edirne halkının, TMMOB, TTB gibi meslek odalarının, Kent Konseyi ve Çevre Örgütlerinin
görüş ve önerileri dikkate alınmalıdır.

Biz kentliler, hepimiz sorumlu yurttaşlar olarak; yaşadığımız yeri ve doğayı korumayı, yılın her günü
çevre mücadelesinde olmayı bir görev olarak kabul etmeliyiz. Çünkü “Tek Bir Dünya”mız var.
Çevre ve Doğaya saygılarımızla.

Yılmaz Eren
Edirne Kent Konseyi Kıyı ve Yeşil Alan Çalışma Grubu Sözcüsü